8 GÜNCEL SORU İLE EDEBİYAT VE HAYAT ( HÜLYA SOYŞEKERCİ )


Özellikle sevdiğiniz bir kelime var mı?
Rikkat.
Sizi ne heyecanlandırır, en son ne zaman, ne için heyecanlandınız?
Güzel yazılmış bir öykü, şiir, deneme ya da romanı okurken, güzel bir resmi ya da filmi izlerken, güzel bir müzik dinlerken… heyecan duyarım. Sanat eseri karşısındaki o estetik heyecanın, ruhumun derinliğinde yarattığı incecik titreşimler benim için çok değerlidir. En son “Vincent” filmini izlediğimde böyle derin bir heyecan yaşadım. Çok farklı, yaratıcı, nitelikli bir çalışmaydı. Sanat ve teknolojininbirlikte yarattığı mucizeyle, hareketli Van Gogh resimlerinin içine girmek; o müthiş renkleri,göz alıcı kıpırtıları,  çarpıcı fırça darbelerini yüreğimde hissetmek harika bir duyguydu.
İnsanın hangi hali sizi rahatsız eder?
İnsanın ikiyüzlü erdemi, empati yoksunluğu, adaletsizliği, vicdansızlığı, acımasızlığı, vefasızlığı, kabalığı, hoyratlığı ve şiddeti…
Aidiyet duygunuz var mı?
Evet; kendimi, dünyanın tarihî geçmişi olan bütün kentlerine aitmişim gibi hissederim; bunun yanı sıra yıllardır yaşadığım İzmir’e; bu kentin geçmişine, şimdisine ve gelecek zamanlarına ait hissetmekteyim. Aidiyet duygumu kentler ve kentlerin kültürel belleği yaratıyor.
Edebiyat ne işe yarar?

Edebiyat; kelimeler, imgeler, anlamlar yoluyla insanı ve toplumu dönüştürebilme gizilgücüne sahip olan, olağanüstü bir sanattır.  “Yeni insan”ı ve “yeni toplum”u felsefe, psikoloji, sosyoloji… gibi disiplinlerin de katkısıyla, edebiyat sanatı içindefikren oluşturabilmek ve geliştirebilmek mümkündür. Ütopyalar ve ütopik edebiyatbunedenle büyük değer taşır.
Türkiye’de edebiyat dergilerinin “vurucu” etkisi azaldı mı?
Son zamanlarda sayıları giderek artan popüler edebiyat dergileri; yepyeni, özgün, farklı bir edebiyat yaratabilme gücüne sahip değiller bence. Sayfa düzeni ve illüstrasyonlar açısından birbirinin kopyası gibi duranpopüler edebiyat dergilerinin pek çoğu, “efsane yazarlar” üzerinden prim yaratma derdinde olan yayınlar gibi geliyor bana.  Bu dergilerin pek çoğunun yüzü geleceğe dönük olmadığı için vurucu bir etkiye sahip değiller. Bu furyanın, bu yayın modasınınbir günsona ereceğini düşünüyorum. Popüler dergilerin dışında, büyük emeklerle hazırlanan, arşiv değeri taşıyan nitelikli edebiyat dergileri de var. Günümüzde az sayıda okura ulaşıyor olsalar bile, geleceğin edebiyatının nabzı, bu nitelikli dergilerde atmaya devam ediyor.
Güldürü, komedi deyince aklınıza kim geliyor?
Önce Haldun Taner, sonra da Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz…
Çalışmak gerçekten de kutsal mıdır?
“Kutsal” olarak nitelenmese de, insan emeğinin değerinin ve toplumsal öneminin takdir edilmesi gerekir. Dünyadaki mevcut sistemi iyileştirmeye, değiştirmeye, dönüştürmeye çabalayan; üretilenleri, büyük kitlelerin ve insanlığın yararına; iyiliğe, güzelliğe, barışasunmaya yönelen bütün evrenselçabalar vebu yolda harcanan her türlü emekçok değerlidir.  Adalet ve vicdan uğruna gerçekleştirilen bütün insanî çabalar da öyle…

 http://www.mevzuedebiyat.com/2045-2/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KARDEŞİMİN HİKAYESİ

İKİ AYRI KİTAP

SOLMASIN GÜLÜŞÜN