KENDİMİZE AİT OLANI ALACAĞIZ
Arjantinli yönetmen Sebastian Borensztein’in Eduardo Sacheri’nin La Odisea de Los Giles romanından uyarlayıp senaryosunu birlikte yazdıkları Kahramanca Kaybedenler (Heroic Losers ) 2019 yapımı film, ülkedeki 2001 krizini merkez alarak ilerliyor. 1994 Meksika ve 1997 Asya ülkelerindeki ekonomik krizlerinden sonra genelde birçok ülkeyi özelinde Güney Amerika Ülkesi olan Arjantin’i de etkisi altına alınca bizde de örneklerine rastladığımız gibi krizi fırsata çevirmek isteyen şirketler, şahıslar ve kurumlar türer. Bunlardan birine kamerayı doğrultan yönetmenin tercih ettiği karakterler haliyle alt ve orta sınıftakilerdir. Dramın, trajedinin ve komedinin özellikle en çok etkilenenlerden çıkacağını bilerek tercihte bulunmuş.
44. Toronto Film Festivali Özel Gösterimler bölümde de gösterilen
Arjantin İspanya ortak yapımı
Heroic Losers filminin özeti kısaca şöyle.
Alsina adlı kasabada yaşayan bir grup insan Fermin ( Ricardo Darin ) ve
Fontana ( Luis Brandoni ) öncülüğünde bir araya gelip tarım kooperatifi
kurmak isterler. Eskiden tahıl ambarı olarak kullanılan yeri alıp çeki
düzen vermek için paraları yetmez. Kendi aralarında ancak yüz elli bin
dolar toplayabilirler. Yüz bin dolara daha ihtiyaç duyan kasaba
sakinleri paranın başına bir şey gelmesin diye bankada bir kasaya
koymaya karar verirler. Geri kalan yüz bin dolar için krediyi almanın
tek yolu banka hesaplarında para olmasıdır. Bunun için paranın kasadan
alınıp banka hesabına yatırılması gerekir.
Elinde ayağında ne varsa, yemeyip içmeyip biriktirdikleri parayı yatırdıklarının ertesinde devletin bankalardaki bütün mevduatlara el koyması ve banka müdürünün oyunu üzerine kooperatif hayalleri suya düşer. Bu orta halli insanlar pes etmezler ve o parayı almak için plan yaparlar. Bütün bunlar yaşanırken yönetmenin öne çekmeye çalıştığı konu şudur: bütün zayıf ve istikrarsız ekonomilerde vatandaş elindeki paranın kıymetini korumak için daha kıymetli bir mala yatırır; bu altın veya dolardır. Eleştirel yaklaştığı bir diğer konu da, böyle olağan üstü durumlarda, devlete ve devletin uzantılarına güvenin yalanını söyleyenlerin bile devlete, bankalara, sigorta şirketlerine güvenmediğidir.
Fontana’nın anarşist olması ve Anarşizmin ilk kuramcısı Mıhail
Bakunin’e selam çaktığı tiradıyla, Arjantin’in ruhani lideri Eva Peronu
yâd etmek için “yaşasın Peronistler” diyen diğer kooperatif üyelerinin
yer yer komik bazen suça bulaşma beceriksizlik ve acemiliklerini işleyen
filmin günlük enstantanelerle ilerlemesi sahiciliğini pekiştiriyor.
Cep telefonlarının daha yaygınlaşmadığı dönemde bağırılsa her kese
sesini duyurabileceği küçücük bir kasabada cep telefonunun
gereksizliğini söylemek yine bir anarşiste düşüyor. Kocasını kaybeden
Carmen’in ( Rita Cortese ) disiplini elinde bırakmamak için koca adam
olduğu halde oğlunu hiç dinlemeyip ciddiye almamasının oluşturduğu
önyargılarının kısa bir toplantıda tuzla buz olması filmin kısa
mesajlarından.
Oyunculuklara gelirsek; en renkli ve başarılı karakter Medina rolüyle Carlos Belloso ve “Herkes birbirini dinlemeyi öğrenmeli” diyerek ekibe liderlik eden Fermin rolüyle Ricardo Darin ile “Sadece bize ait olanı alıp diğerini hayır kurumlarına bağışlayacağız” diyen, sakin oturaklı anarşist Fontana karakterine can veren Luis Brandoni de iyi oyunculuk çıkaranlardan.
*** https://yeniyasamgazetesi.info/kendimize-ait-olani-alacagiz/
Yorumlar
Yorum Gönder