SULU ÖYKÜLER

SULU ÖYKÜLER On üç yaşında bir çocuğun babasının sakarlıkları, becerisizlikleri, çaresizlikleri ve bazen komik duruma düşüşleri eşliğinde annesinden ayrılışı, biten bir evliliğin anatomisini ilk önce birinci tekil ağızdan sonra da üçüncü tekil ağızdan anlatışında oluşuyor öyküler. Aslında yazar bunu daha çok öykülerin doğası, konusu ve üslubundan dolayı yapar. Bunları denediği ( yaptığı ) öyküler de farklı öyküler zaten. Kitap altı öyküden oluşuyor. En göze çarpanıysa yaklaşık yüz elli sayfalık Sukkwan Adası öyküsü. Kitaba adını veren öykü yok ama öyküler okunduğunda kitabın isminin “cuk” oturduğudur. Kitabın ayrıntılarına, bıraktığı tortulara geçmeden önce kapağının da çok doğru tercih edildiğini söyleyip asıl mevzuya geçebiliriz. Her öyküsünde ya su, ya deniz, ya da yağmur ve yahut da hepsi birden mutlaka var. Gerçi Sukkwan Adası öyküsünde yağmur yağdığı halde yiyeceklerini saklamak için kazdıkları çukura yağmur suyunun dolmamasını görmezde...